1.
koştum sana geldim ey acı
ey terkedilmiş
ilençli dinginlik
ey yenilmiş
bir aşkın şarkısı
işte geldim.
bir daha dönülmeyen
o noktada
yıkık
barakalarla kaplı
bir çıkmaz sokakta
erirken
akşamın köpüğü
sadece
yalnızlıktı
her şey tenha.
2.
bakın orda
tozlu yapraklarında
eski
anıların
bakın orda
bir eylül
vurunca hayatımızın
bordasına
ne çıkar
eylülse eylül
bakın orda
bir adam saklanıyor
bir otel odasında
esmer gözlüklü
bir adam
saklanıyor üç yıldır
adı behçet aysan.
3.
ve hüzünlü günler
sürer giderdi
ben de biner giderdim
bir düş atına
yakalayamazdı
küflü ıslak
taş avlular
biner giderdim
al bir düş atına.
4.
ey gümüş yürek burgacı
ey yenilmiş
bir aşkın şarkısı
ey keder
ey acı
işte gidiyorum
düşerken
ardına söğütlerin
kan
portakalı
gibi bir güneş
düşerken ardına bütün
mutlulukların
ve
aşkımızın bizim
o kararan
behçet aysan
18 Mart 2012 Pazar
16 Mart 2012 Cuma
Halepçe Katliamı
1991'de, Saddam Hüseyin, kendisine karşı ayaklanmış olan Şiilere ve Kürtlere karşı bir "Temizlik Operasyonu"na girişti.
Irak nüfusunun yüzde 20'sinden fazlasını oluşturan
4 milyon Kürt, soykırım tehlikesiyle yüzyüze kaldı.
İnsanlar, önüne çıkanı öldürerek kuzeye ilerleyen Saddam ordusunun önünden kaçmaya başladılar.
Zengin, yoksul, köylü, şehirli bir milyon insan, bir anda, yersiz yurtsuz, çaresiz bir göçmen topluluğuna dönüştü.
Yaklaşık 450 bini, hafızalarında Halepçe katliamının dehşetiyle, Irak-Türkiye sınırına yığıldı. Diplomatlarla politikacılar için kısa, can korkusu çekenler için fazla uzun bir tereddüt döneminden sonra, sınır açıldı.
"Kuzey Irak", çoğumuza "terör", "bölücülük", "sınır ötesi harekât", "kırmızı çizgi" gibi politik-stratejik lafları hatırlatıyor.
Haritalara bakınca, olsa olsa, farklı renkte taranmış bir bölge görüyoruz.
Haritalar, ağaçları topluca, yeşil bir leke olarak gösterir. Haritalarda dağlar soğuk değildir. Haritalardaki ırmaklar akmaz. İnsanlar ise, haritalarda hiç görünmez.
Irak nüfusunun yüzde 20'sinden fazlasını oluşturan
4 milyon Kürt, soykırım tehlikesiyle yüzyüze kaldı.
İnsanlar, önüne çıkanı öldürerek kuzeye ilerleyen Saddam ordusunun önünden kaçmaya başladılar.
Zengin, yoksul, köylü, şehirli bir milyon insan, bir anda, yersiz yurtsuz, çaresiz bir göçmen topluluğuna dönüştü.
Yaklaşık 450 bini, hafızalarında Halepçe katliamının dehşetiyle, Irak-Türkiye sınırına yığıldı. Diplomatlarla politikacılar için kısa, can korkusu çekenler için fazla uzun bir tereddüt döneminden sonra, sınır açıldı.
"Kuzey Irak", çoğumuza "terör", "bölücülük", "sınır ötesi harekât", "kırmızı çizgi" gibi politik-stratejik lafları hatırlatıyor.
Haritalara bakınca, olsa olsa, farklı renkte taranmış bir bölge görüyoruz.
Haritalar, ağaçları topluca, yeşil bir leke olarak gösterir. Haritalarda dağlar soğuk değildir. Haritalardaki ırmaklar akmaz. İnsanlar ise, haritalarda hiç görünmez.
15 Mart 2012 Perşembe
hüzünlü şarkı
Ben bu şarkıda çokça hüzün buldum, siz ne bulursunuz bilmem. Dillerini de bilmem çingenelerin ama seviyorum galiba onları çünkü üzülürken bile ritmik üzülüyorlar. İyi üzülmeler.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)